» Destek » DIN EN 10 002-1 (1991 tarihli) Normunda Genellikle (İhtisas Dahilinde) Yapılan Teknik Değişikliklere Göre Hazırlanan Yeni DIN EN 10 002-1 (2001) Normu

2.1 (DIN EN 10 002-1 (2001) normunun 4.5 bölümünde açıklanan) Test cihazı ölçme aralığı Le
2.2 Kopma tanımlaması (Bölüm 4.10)
2.3 Formül işaretleri ve isimlendirmeler (Bölüm 5)
2.4 Uzama ölçücüleri kullanımı ve onların hassasiyetleri (Bölümler 9, 12, 13)
2.5 Sıkma yöntemi (Bölüm 10.1)
2.6 Test hızı (Bölümler 10.2)
2.7 En yüksek kuvvetteki toplam uzamanın (Agt) saptanması (Bölüm 12)
2.8 Proporsiyonel olmayan uzamada (Rp) uzama sınırının saptanması (Bölüm 13)
2.9 Kopma daralmasının (Z) saptanması (Bölüm 16)
2.10 Test raporu (Bölüm 17)
2.11 B ve E eklerindeki değişiklikler: Test parçası şekilleri

2.11.1 Ek B: 0,1 mm ilâ 3 mm arası kalınlıklardaki yassı ürünlerde test parçası şekilleri
2.11.2 Ek C: Çapı veya kalınlığı 4 mm'den az olan teller, çubuklar veya profillerde test parçası şekli
2.11.3 Ek D: Kalınlıkları 3 mm veya daha fazla olan yassı malzemeler ve çapı veya kalınlığı 4 mm veya daha fazla olan tel, çubuk ve profiller için test parçası şekilleri
2.11.4 Ek E: Borularda test parçası şekilleri

2.12 A eki harici eklerde yapılan diğer değişiklikler


2.1 (DIN EN 10 002-1 (2001) normunun 4.5 bölümünde açıklanan) Test cihazı ölçme aralığı Le

Normun eski şeklinde test cihazı ölçme aralığı Le için şu tavsiyede bulunulmaktadır: * (test parçası genişliği) b'den, (test parçası çapı) d'den veya (bir borunun dış çapı) D'den daha büyüktür, * fakat test boyu Lc'den küçüktür. Normun yeni şeklinde ise şöyle tavsiye edilmektedir: * Tanımlama değerleri en yüksek çekme kuvveti sırasında veya daha sonra saptanırsa Le 3 L0 / 2 yani Le yaklaşık olarak L0 ile eşittir. Bu genel deneyim sonucu olarak kazanılan plâstik uzama değerinin kopma uzaması değeri "kopma" anında belirlenmelidir. Bu tanımlama değeri elbette ki seçilmiş bulunan test cihazı ölçme aralığı Le boyu ile -aynı şekilde yine seçilmiş olan L0 ölçme boyundaki kopma geriliminde olduğu gibi doğrudan bağlantılıdır. Bu değerler elbette sadece komple incelmenin uzama ölçücüsünün çatalları arasında olması halinde geçerlidir. Aksi takdirde bu şekilde saptanan uzama değeri minimum değer olarak görülebilir.

Yukarı

2.2 Kopma tanımlaması (Bölüm 4.10)

Normda ilk kez kopma "şayet test parçası tamamen bölünmüş veya test kuvveti sıfıra geri dönmüş ise, durum" tanımlaması yapılmıştır. Normun A ekinde bilgisayar destekli çekme testindeki kopma çok daha kesin olarak tanımlanır, ancak ilk kriter olan "…test parçası tam olarak kopmuştur …" tanımlaması test cihazınca saptanamaz.

Yukarı

2.3 Formül işaretleri ve isimlendirmeler (Bölüm 5)

Halen mevcut olan formül işaretlerine başlangıç ölçme boyu Ag nin (H ekine uygun olarak) saptanması için L'0, kopmadan sonraki ölçme boyu Agnin (H ekine uygun olarak) saptanması için L'u ve proporsiyonalite faktörü k için de (L0 √Ö S0) formülleri alınmıştır. Norma yeni olarak bir tanımlama değeri olan "En yüksek kuvveteki uzamanın (Agt)" saptanması alınmıştır. Tanımlama değeri Kuvvet/Uzama diyagramından saptanmalıdır. Bir uzama ölçeri ön kullanımı görülmüştür. En yüksek kuvvetteki eğri akışı düz bir çizgi şeklinde görülen malzemelerde toplam uzama bu çizginin ortasından saptanır. Ek olarak manuel bir çalışma yöntemi H ekinde tarif edilmektedir. Bu yöntemde en yüksek kuvvette proporsiyonel olmayan uzama kopan parçanın uzun kısmında testten önce parça üzerinde işaretlenen ölçme markalarıyla saptanır ve en yüksek kuvvetteki elâstik uzama (çekme dayanımı Rm ve elâstikiyet modülü E üzerinden hesaplanır) buna eklenmelidir. Sıkmadaki ve kopmadaki ölçme alanı aralığı konusundaki açıklamalar incelme olmayan bölgenin kullanılmayacağının garantisi olarak yapılmıştır. Bu yöntem otoritelerce, buna göre lokal incelmenin tamda en büyük kuvvette başlaması nedeniyle çok problemli olarak görülmektedir. Gerçi pek çok malzemedeki ölçme hassasiyetine ait sonuçlar üzerinde anlaşmalar bulunuyorsa da bu iki boyut arasındaki bağlantının doğruluğu pek inandırıcı olamaz. Çok daha problemli olan gerçek ise bu yönteme ait bir uygulamanın hiçbir test protokolunda belgelenmemiş olduğudur.

Yukarı

2.4 Uzama ölçücüleri kullanımı ve onların hassasiyetleri (Bölümler 9, 12, 13)

Özellikle belirtilmelidir ki üst ve alt akma gerilimleri ReH ve ReL değerlerinin saptanması için bir uzama ölçerinin kullanımı gerekmemektedir. Buna karşılık uzama sınırlarının ve en büyük kuvvetteki toplam uzama olan (Agt)' değerinin Kuvvet/Uzama diyagramından saptanabilmesi için bir uzama ölçerinin kullanılması gerekmektedir. Kullanılan uzama ölçerlerinin hassasiyetleri aynı düzeyde kalmıştır.

Yukarı

2.5 Sıkma yöntemi (Bölüm 10.1)

Bölüm 10.1 kısmındaki sıkma yöntemi şu ibare eklenmiştir: "Bir parçanın düzenlemesinin bir sıkma aparatı yardımıyla sağlanabilmesi için beklenen akma geriliminin %5'ini aşmayan boyutta bir ön yük kullanılmalıdır. Uzamadaki bir düzeltmenin ön yük dikkate alınarak yapılması gereklidir." Test parçalarının pnömatik, fakat özellikle hidrolik çenelerle sıkılması durumunda test parçası içinde basma gerilimleri oluşabilir. Bu basma gerilimleri, elâstik olarak yana doğru esnemeyen kalın parçalarda, malzemenin saptanacak akma veya uzama sınırları üstünde olabilir. Test parçası böylece soğuk sertleştirilmiş olur ve malzemede çok büyük akma veya uzama sınırları oluşumuna yol açar. Bu husus sadece sıkma aparatlarının yavaşça sıkılmasıyla ve aynı anda test parçası üzerine gelen dik kuvvetin, traversin hareketi ile sıfırlamaya doğru kumanda edilmesiyle önlenebilir. PC kumandalı test cihazlarında bu mümkün olabilir. Pnömatik veya hidrolik çenelerin bilgisayarsız test cihazlarında kullanımı, bunların tamamen manuel olarak kullanımında hakiki değerler doğru olarak görülemeyeceği için problemli olabilir.

Yukarı

2.6 Test hızı (Bölümler 10.2)

DIN EN 10 002-1 normunun yeniden düzenlenmesinde hedef ISO 6892 uluslar arası norma uyum sağlanması idi. Bu nedenle elâstik alanda maksimum müsaade edilen gerilim artş hızı ikiye katlanmıştır (Tablo 1). Bu ise daha kısa test zamanlarına olanak vermiş, fakat aynı anda test aparatı özelliklerinde, bilhassa ölçme değerlerinin saptanmasında yükselmeye sebep olmuştur. Testler göstermiştir ki, daha büyük gerilim artış hızı aralıklarında test parçası düzeni sertliği çekme testi sonuçlarında daha büyük etki yapabilmektedir (Şekil 1). Bu konudaki detaylı araştırmalar ve buna ait bir çözüm yolu tavsiyesi, ki halen ECISS/TC1WG1 komitesinde (Avrupa Çalışma Grubu) görüşülmekte ve ISO toplantısına 2003 yılında yapılacak değişikliklerin görüşülmesi için sunulan raporun (4.5) bölümünde belgelenmiştir.

Yukarı

2.7 En yüksek kuvvetteki toplam uzamanın (Agt) saptanması (Bölüm 12)

(Bu tanımlama boyutunda bir ölçücü ile test sırasında kopmadan kısa süre öncesi ve sonrasında "live" ölçülerek en küçük kesitin saptanması, fark edilebileceği gibi en yüksek ölçme ve değerlendirme frekansında bile terk dilemeyecek kesit farkı kıyaslanabilir sonuçlar vermez) Otoritelerin görüşlerine göre bir kesit daralmasının kopmadan kısa süre önce veya kopma anında saptanması en anlamlı olacaktır.

Yukarı

2.8 Proporsiyonel olmayan uzamada (Rp) uzama sınırının saptanması (Bölüm 13)

Temel olarak çekme testinde uzama sınırlarının saptanmasında bir uzama ölçerinin kullanılması şarttır. Çünkü buna esas olarak Kuvvet/Uzama diyagramı ele alınır ve uzama, normun 4.3 bölümünde tarif edildiği gibi, L0 başlangıç ölçme boyunun artmasıdır. Yani bir Kuvvet/Travers yolu diyagramına dayalı değerlendirmeye izin verilmez. Normda bu noktaya ek olarak Kuvvet/Uzama diyagramındaki, şayet uzama sınırının saptanması işi histereze yönteminde uygulanacaksa Gerilim/Uzama diyagramındaki sıfır noktasının saptanması tarif edilmektedir. Histereze eğrisinde saptanan Kuvvet/Uzama eğrisine paralel olarak çizilecek tanjantın absis (uzatma veya uzama ekseni) ile kesiştiği nokta hakiki sıfır noktasını verir.

Yukarı

2.9 Kopma daralmasının (Z) saptanması (Bölüm 16)

Kopma daralmasının (Z) saptanması konusu komple yeni eklenmiştir. Kopan test parçasının her iki ucu alınarak bir doğru teşkil edecek şekilde dikkatlice birleştirilir. Kopmadan sonraki küçük parça kesitinin (Su) saptanmasındaki sapma miktarı +/- % 2' yi geçmemelidir. Başlangıç kesiti (S0) ve (Su) arasındaki farkın başlangıç kesitiyle olan yüzde oranı kopma daralmasını verir.

Yukarı

2.10 Test raporu (Bölüm 17)

Yeni uluslar arası isteklere göre bundan böyle test raporlarında ölçme hataları belirtilmelidir. Çekme testinin tanımlama boyutları için halen tüm metal malzemelerle ilgili yeterli bilgiler bulunmamaktadır. Bu nedenle çelikler ve alüminyumlar için J ekinde bir liste verilmiştir. J eki (bilgi için) norma yeni alınmıştır ve geniş çapta tema olarak "Çekme testinin hassasiyeti ve ölçme hassasiyetinin saptanması" konusunu belgelendirmektedir. Fakat bu araştırmada derine inilmemiştir. Daha başka bilgi olarak dayanıklılıklara, uzamalara ve kesit daralmalarına ait değerlerde en azından ondalık sayıların beirtilmesi de istenmektedir.

Yukarı

2.11 B ve E eklerindeki değişiklikler: Test parçası şekilleri

2.11.1 Ek B: 0,1 mm ilâ 3 mm arası kalınlıklardaki yassı ürünlerde test parçası şekilleri
Bu test parçalarında (bilindiği gibi bunlar "proporsiyonel olmayan" test parçaları veya "küçük" yahut "büyük halter test parçası" tiplerinin en az 12 mm olan geçiş yarı çapı en az 20 mm'ye yükseltilmiştir. Bu minimum yarı çap yine geri çekilen DIN 50 114 (08.1981) sayılı normdakinin benzeridir). Burada dikkat edilecek olan nokta, bu formdaki test parçalarının başlangıç ölçme boyu L0 başlangıç kesitiyle doğru orantılı olmalıdır ibaresi artık geçersizdir. Eklenen ibare ise: "Test parçasının anma genişliği şayet sınır boyutları ve şekil sınır boyutları bu normun Tablo B2'sinde görülen boyutları aşmaz ise dikkate alınabilir. Böylece test parçası genişliğinin ölçümü de testten önce yapılmayabilir."

Yukarı

2.11.2 Ek C: Çapı veya kalınlığı 4 mm'den az olan teller, çubuklar veya profillerde test parçası şekli
Çapı 1 mm veya daha büyük olan ürünlerde başlangıç ölçme boyu eşittir 11,3x√S0 deyimi geçersizdir. Ayrıca tel çapının 1 mm olduğunda başlangıç ölçme boyunun sadece 11,3 mm olması anlamsızdır ve pratik değildir. Burada şimdi sadece sabit ölçme boyları olan 100 mm ve 200 mm boyutları geçerlidir. A ekinde "Özellikle software ve test şartları için bilgisayar kontrollu bir çekme test cihazının kullanımında mekanik özelliklerinin saptanması için tavsiyeler" verilmiştir. "Tavsiyeler cihazın donatılmasını, software ve onun testini ve ayrıca çekme testinin şartlarını içermektedir". İlerde bu ekin en önemli noktaları ele alınacaktır. Çapı 1 mm veya daha büyük olan ürünlerde başlangıç ölçme boyu eşittir 11,3x√S0 deyimi geçersizdir. Ayrıca tel çapının 1 mm olduğunda başlangıç ölçme boyunun sadece 11,3 mm olması anlamsızdır ve pratik değildir. Burada şimdi sadece sabit ölçme boyları olan 100 mm ve 200 mm boyutları geçerlidir. A ekinde "Özellikle software ve test şartları için bilgisayar kontrollu bir çekme test cihazının kullanımında mekanik özelliklerinin saptanması için tavsiyeler" verilmiştir. "Tavsiyeler cihazın donatılmasını, software ve onun testini ve ayrıca çekme testinin şartlarını içermektedir". İlerde bu ekin en önemli noktaları ele alınacaktır.

Yukarı

2.11.3 Ek D: Kalınlıkları 3 mm veya daha fazla olan yassı malzemeler ve çapı veya kalınlığı 4 mm veya daha fazla olan tel, çubuk ve profiller için test parçası şekilleri
Silindirik parçalarda 2 mm olan geçiş yarı çapı 0,75 x d olarak artırılmıştır. Ek olarak proporsiyonel olmayan test parçaları için içinde tipik test parçalarına ait ölçülerin yer aldığı bir tablo verilmiştir.

Yukarı

2.11.4 Ek E: Borularda test parçası şekilleri
"Kaynaklı borulardan test parçası örnekleri, şayet üretici normunda başka türlü belirtilmemiş ise, kaynak dikişinin dışındaki bir bölgeden alınmalıdır" ibaresi silinmiştir. Sadece boru parçalarının testlerinde, borunun her iki ucuna bir malafa geçirilip öyle sıkılması tavsiye edilmiştir. Boru uçlarının ezilerek boru çapına uygun yassı hale getirilmesi veya boru uçlarının tamamen ezilmesi gibi test metodlarından artık hiç söz edilmemektedir.

Yukarı

2.12 A eki harici eklerde yapılan diğer değişiklikler

Kopma uzaması % 5'in altında kalan ölçümler F ekinde ele alınmıştır. Burada tarif edilen yöntemde manuel yöntemden bahsedilmiş olması, fakat burada ağırlıklı olarak bilgisayar kontrollu bir çekme testinin yapılacak olması nedeniyle bu husus ele alınmamıştır. Halen EN normunda tekrar ele alınmış olan ve geri çekilen milli normlar üzerindeki genel bakışta bir tablo halinde görülen (eski) F eki iptal edilmiştir

Yukarı